Can ve arkadaşları, uçurtmalarını uçururken dostluğun ve paylaşmanın güzelliklerini keşfeder.
Kullanım İpuçları
- Sayfayı çevirmek için sayfaya tıklayın ya da yön tuşlarını kullanın.
- Dinle butonu ile sesli anlatımı başlatın.
- Oto Ses açıkken sayfa bitince otomatik devam eder.
- Kaydırıcı ile hızlı konum değiştirin.
- 3D Açık/Kapalı ile perspektifi değiştirin.
- Kilit ile sayfa tıklamalarını kapatabilirsiniz.
- Tam ekran ile daha iyi odaklanın.
Ejderha ile Cesur Çocuk


Yemyeşil tepelerin arasına saklanmış Mutluluk Köyü'nün hemen yanında, zirvesi hep sisli olan büyük bir dağ vardı. Köylüler, o dağda yaşayan ejderhadan çok korkar, hakkında korkutucu hikayeler anlatırlardı. Ama köyün en meraklı çocuğu Arda, bu hikayelere hiç inanmazdı. O, korkmaktan çok merak ederdi.


Bir sabah Arda kararını verdi. Çantasına en sevdiği elmayı ve bir masal kitabını koyup kimseye görünmeden dağa doğru yola çıktı. "Belki de ejderha sadece yalnızdır," diye düşündü kendi kendine.


Uzun bir yürüyüşten sonra Arda, çiçeklerle dolu bir vadiye ulaştı. İşte oradaydı! Ama ejderha ateş püskürtmüyordu. Zümrüt yeşili pulları olan sevimli ejderha, ağzından rengarenk, pofuduk duman halkaları çıkarıyordu. Halkalar gökyüzünde parıltılara dönüşüyordu.


Arda, ejderhanın hiç de korkutucu olmadığını anladı. Cesaretini toplayıp saklandığı yerden çıktı. "Merhaba," dedi yumuşak bir sesle. Zümrüt, Arda'yı görünce şaşırdı ama kocaman, bilge gözlerini kırpıştırarak ona baktı.


Arda, elmasını Zümrüt'le paylaştı. Zümrüt, nazik bir teşekkür mırıltısıyla karşılık verdi. Arda, yanına oturup masal kitabını okumaya başladı. Zümrüt, daha önce hiç duymadığı bu hikayeleri dinlerken çok mutlu oldu.


Çok geçmeden en iyi arkadaş oldular. Birlikte dev kayaların arasında saklambaç oynadılar, Zümrüt'ün çıkardığı parıltılı duman halkalarını yakalamaya çalıştılar. Arda, Zümrüt'ün ne kadar zeki ve eğlenceli olduğunu keşfetti.


Arda köye dönüp herkese gerçeği anlattı. "Ejderha kötü değil! O benim arkadaşım Zümrüt!" dedi. Ama köylüler, belediye başkanı dahil, ona inanmadılar. "Bir ejderha her zaman tehlikelidir," dediler endişeyle.


Arda'nın aklına harika bir fikir geldi. Köyün yıllık uçurtma şenliği yaklaşıyordu. Arkadaşı Zümrüt'ten yardım istedi. Zümrüt, bilge gözleriyle onu dinledi ve başıyla onayladı.


Şenlik günü geldiğinde hiç rüzgar yoktu. Bütün uçurtmalar yerde duruyordu ve çocuklar çok üzgündü. O sırada Arda'nın işaretiyle Zümrüt, dağın tepesinde göründü. Nazikçe kanatlarını çırparak köye doğru tatlı bir rüzgar gönderdi.


Zümrüt'ün gönderdiği rüzgarla bütün uçurtmalar gökyüzünde dans etmeye başladı. Köylüler, ejderhanın ne kadar iyi kalpli olduğunu o an anladılar. Belediye başkanı Arda'ya teşekkür etti ve Zümrüt'ü köye davet etti. O günden sonra Zümrüt, köyün en sevilen üyesi oldu. Cesaret ve anlayış, en büyük farklılıkları bile dostluğa dönüştürebilirdi.


