Can ve arkadaşları, uçurtmalarını uçururken dostluğun ve paylaşmanın güzelliklerini keşfeder.
Kullanım İpuçları
- Sayfayı çevirmek için sayfaya tıklayın ya da yön tuşlarını kullanın.
- Dinle butonu ile sesli anlatımı başlatın.
- Oto Ses açıkken sayfa bitince otomatik devam eder.
- Kaydırıcı ile hızlı konum değiştirin.
- 3D Açık/Kapalı ile perspektifi değiştirin.
- Kilit ile sayfa tıklamalarını kapatabilirsiniz.
- Tam ekran ile daha iyi odaklanın.
Altın Kaz


Bir zamanlar, yemyeşil tepelerin ardında, küçük ve şirin bir köy vardı. Bu köyde Elif adında, kalbi iyilikle dolu bir kız yaşardı.


Bir sabah, Elif ormanda dolaşırken parlak, pırıl pırıl bir şey gördü. Gözlerine inanamadı! Bu, tüyleri altından yapılmış, ışıl ışıl parlayan bir kazdı!


Altın Kaz çok neşeliydi. 'Gak gak!' diye sesler çıkararak Elif'in etrafında dans etti. Elif gülümsedi ve Altın Kaz'ı kucakladı.


Elif, bu özel kazı herkesle paylaşmak istedi. Altın Kaz'ı koluna alıp köye doğru koştu. 'Bakın ne buldum!' diye bağırdı neşeyle.


Köyün meydanına geldiklerinde, ilk önce yaşlı Ayşe Teyze Elif'i gördü. 'Ne kadar güzel bir kaz!' dedi ve Altın Kaz'ın parlak tüylerine dokundu.


Ama ne oldu dersiniz? Ayşe Teyze, Altın Kaz'a dokunur dokunmaz, Elif'e yapıştı kaldı! 'Aman Allah'ım!' diye güldü Ayşe Teyze.


Sonra köyün bakkalı Ahmet Amca geldi. 'Ne oluyor burada?' diye sordu ve Ayşe Teyze'ye dokundu. Hop! O da yapıştı! Şimdi üçü birbirine bağlıydı!


Köydeki herkes meraklandı. Çocuklar, anneler, babalar... Herkes Altın Kaz'a dokunanlara dokundu ve herkes birbirine yapıştı! Kocaman, neşeli bir insan zinciri oluştu.


Herkes kahkahalarla gülüyordu. Kimse kızmıyordu, çünkü Altın Kaz'ın neşesi herkese bulaşmıştı. Dans ediyor, şarkı söylüyorlardı, birbirlerine yapışık olsalar bile!


Altın Kaz 'Gak gak!' diye neşeyle sesler çıkarıyor, kuyruğunu sallıyordu. Onun sayesinde herkes bir araya gelmiş, birlikte eğleniyordu.


Akşam olduğunda, Altın Kaz'ın büyüsü yavaşça kayboldu. Herkes birbirinden ayrıldı ama kalpleri hala neşeyle doluydu.


Elif, Altın Kaz'ı kucakladı. Paylaşmak ve neşe, insanları bir araya getirmiş, köyü dostlukla doldurmuştu. Herkesin kalbi sıcacık oldu.


