Can ve arkadaşları, uçurtmalarını uçururken dostluğun ve paylaşmanın güzelliklerini keşfeder.
Kullanım İpuçları
- Sayfayı çevirmek için sayfaya tıklayın ya da yön tuşlarını kullanın.
- Dinle butonu ile sesli anlatımı başlatın.
- Oto Ses açıkken sayfa bitince otomatik devam eder.
- Kaydırıcı ile hızlı konum değiştirin.
- 3D Açık/Kapalı ile perspektifi değiştirin.
- Kilit ile sayfa tıklamalarını kapatabilirsiniz.
- Tam ekran ile daha iyi odaklanın.
Pinokyo'nun Macerası


Evvel zaman içinde, oyuncakçı dükkanında yaşayan Geppetto adında yaşlı bir marangoz varmış. Geppetto Usta'nın hiç çocuğu olmamış ve hep bir oğlu olmasını hayal edermiş. Bir gün, ormanda çok özel, konuşan bir odun parçası bulmuş. 'Bu odundan harika bir kukla yapabilirim!' diye düşünmüş.


Geppetto Usta, bütün sevgisini ve yeteneğini kullanarak odundan bir erkek çocuk kuklası oymuş. Ona kırmızı bir pantolon, sarı bir yelek ve sivri bir şapka giydirmiş. 'Adın Pinokyo olsun!' demiş neşeyle.


O gece, Geppetto uyurken odasını sihirli bir ışık doldurmuş. Bu, Mavi Peri'ymiş. Geppetto'nun iyi kalpli dileğini duymuş. Asasıyla Pinokyo'ya dokunarak, 'Uyan küçük kukla,' diye fısıldamış. 'Eğer cesur, dürüst ve iyi bir çocuk olursan, bir gün gerçek bir çocuğa dönüşebilirsin.'


Sabah olduğunda Geppetto Usta, Pinokyo'nun atölyede zıplayıp dans ettiğini görünce gözlerine inanamamış. 'Yaşıyorsun!' diye bağırmış sevinçle. Pinokyo'ya sımsıkı sarılmış. Artık yalnız değilmiş.


Geppetto, Pinokyo'nun okula gidip bir sürü şey öğrenmesini istemiş. Bu yüzden en sevdiği paltosunu satıp Pinokyo'ya bir alfabe kitabı almış. 'Doğruca okula git ve yaramazlık yapma,' diye tembihlemiş.


Pinokyo okula giderken yolda kurnaz Tilki ile tanışmış. Tilki, 'Okul çok sıkıcıdır,' demiş. 'Gel seni harika bir kukla tiyatrosuna götürelim. Orada çok eğlenirsin!'


Tilki'nin yanında yürüyen Kedi de başını sallayarak onu onaylamış. 'Evet evet! Şarkılar, danslar ve bir sürü şekerleme var!' diye miyavlamış. Pinokyo, babasına verdiği sözü bir anlığına unutmuş.


Pinokyo, okul kitabını satıp tiyatroya gitmiş. Ama orada başı derde girmiş ve oradan kaçmak zorunda kalmış. Ormanda tek başına ağlarken Mavi Peri yeniden ortaya çıkmış. 'Neden okulda değilsin Pinokyo?' diye sormuş nazikçe.


Pinokyo gerçeği söylemekten utanmış. 'Şey... Yolda beni canavarlar yakaladı,' diye uydurmuş. Bunu söyler söylemez, burnunda bir tuhaflık hissetmiş. Burnuuu uzamaya başlamış!


Mavi Peri, 'Emin misin?' diye tekrar sormuş. Pinokyo, 'Evet evet, kocaman yeşil canavarlardı!' diye ikinci yalanı söylemiş. Bu sefer burnu o kadar uzamış ki üzerine küçük bir kuş konmuş! Pinokyo çok utanmış.


Pinokyo daha fazla dayanamayıp hıçkırarak her şeyi itiraf etmiş. 'Yalanlar seni çirkinleştirir Pinokyo, ama gerçekler seni özgür bırakır,' demiş Mavi Peri. Sihirli asasıyla dokununca Pinokyo'nun burnu hemen eski haline dönmüş.


Pinokyo, babasından özür dilemek için koşa koşa eve gitmiş ama Geppetto Usta orada değilmiş. Komşuları, onu aramak için denize açıldığını söylemişler. Pinokyo, babasını bulmak için hemen sahile koşmuş.


Pinokyo, babasını ararken dev bir balina tarafından yutulmuş! Balinanın karanlık midesinde bir ışık görmüş. Bu, Geppetto Usta'ymış! Birbirlerini bulunca sevinçle kucaklaşmışlar.


Pinokyo'nun aklına bir fikir gelmiş. Balinanın midesinde ateş yakmışlar. Yükselen duman balinayı gıdıklamış ve dev bir hapşırıkla ikisini de dışarı fırlatmış! Birlikte yüzerek kıyıya çıkmayı başarmışlar.


Mavi Peri, Pinokyo'nun babası için gösterdiği cesareti ve sevgiyi görmüş. O gece, Pinokyo'yu ödüllendirmiş. Pinokyo sabah uyandığında artık tahtadan değilmiş. Gerçek bir çocuk olmuş! Geppetto Usta ve Pinokyo sonsuza dek mutlu yaşamışlar. Çünkü Pinokyo en önemli dersi öğrenmişti: Doğruyu söylemek ve kalbinin sesini dinlemek en güzeli.


